Türkçe Deyimler Sözlüğü'nde ara

Acemi nalbant kendini gâvur eşeğinde dener.
Bir konuda iyi yetişmemiş kimse, deneyimlerini, önem vermediği şey yada kimse üzerinde yapar.
Yemeyenin malım yerler.
Elinde değeri büyük şeyler bulunduğu halde, bundan yararlanmasını bilmeyen kimseler olabilir. Bu değerli şeylerin değerini bilen başkaları, bunlara elkoyarlar.
Her inişin bir yokuşu, her yokuşun bir inişi vardır.
İnsan hayatında yükselme yada düşme devamlı değildir. Yükselen bir insanın birdenbire itibarını yitirmesi nasıl olağansa, birdenbire itibar kazanmak, yükselmek de öylesine doğaldır.
Yavuz hırsız ev sahibini bastırır.
Kimi insanlar, bir yandan toplumun benimsediği ahlâk dışı davranışlarda bulunurlar, bir yandan da kendilerini kınayan ve engel olmak isteyenleri sindirir, küstahlığını devam ettirirler. / “Hem suçlu, hem güçlü”, “Hem kel hem fodul” deyimleri aynı anlamı verirler.
“Dürüst olmaz kişinin işi bî-yar / Yalınız taş olur mu hiç divar.” (Güvahi)
Çağrılan yere erinme, çağrılmayan yere görünme.
Aranmayan, fazla istenen bir kimse değildir. Bu bakımdan ancak çağrılı yere gitmeli, çağrılmadan gitmemelidir.
“Çağrılmadık yere ayağın atma Davetli varanın yeri dar olmaz.” (Bedri) / “Varma çağrılmadığın yere köpek gibi hemen Kovmasınlar seni meclisde sakil olma sakın.” (Havayi)
Herkes bildiğini okur.
Herkesin düşüncesi kendine göre önemlidir.
İbadet de gizli, kabahat de.
İbadette gösteriş olmaz. Kusur işleyen bir kimse bunu açıkça yapıyorsa daha kötü, utanmayı elden bırakmış demektir.
Kızı gönlüne bırakırsan ya davulcuya varır, ya zurnacıya.
Gençlere her zaman yardımcı olmalıdır, aksi halde yanlış kararlar alabilirler.
Şimşek çakmadan gök gürlemez.
Önemli olayların önceden sezilen birer belirtisi olduğunu anlatır.
Herkes sakız çiğner, ama Çingene kızı tadım çıkarır.
Bir iş şöyle böyle yürür, ama en iyisini uzmanı yürütür.

Pages